ozdamarekrem@gmail.comMilli Sporculuk: Atletizmde Türkiye Rekortmeni, ISF 2. Balkan Şampiyonu, Avrupa 2., Dünya Oyunları 1., İslam Oyunları 1. Uluslararası kürsüler…Öğretmen Lisesi, Spor Akademisi Mezunu. GSGM Uzman Antrenör, GSGM İl Spor Müdürü Yardımcısı,Gazetecilik: TV Yapımcı, Yönetmen (61 adet Türkü Filmi, MagazinProgramları, Spor Programları, Haber, Drama Filmleri, Kurtuluşun İlk Kurşunları gibi belgeseller...
Dün Polonya Silesia Diamond Lig Atletizm Müsabakaları ilginç bir yarışmaya sahne oldu.
Katar’ın Dünya Olimpiyat Şampiyonu efsane atleti Mutaz Barshim yüksek atlamada yine sıra dışı bir yarışma çıkardı…
Flop Teknigi’nde, özellikle flying flop stilinde take off’a giriş ve çıkış zamanını düşürdüğü gözlemlenen atlet, bu yeni tekniği ile toucdown diye adlandırdıkları sıçrama noktasından daha kısa sürede yükseliyordu… Ancak, takip ettiğim kadarıyla bu sıçrama noktası ile mindere düşme noktası arasında oldukça uzak bir mesafe ve dolayısıyla basık bir yüksek atlama parabolu oluşuyordu…
Bu stilin genel geçer olan bir pratiği olmalıydı…
“Basık parabol” demek daha düşük yükseklikte bir çıta barı demektir… Mutaz Barshim’in 2.34 metredeki çıta düşürmeleri bence bundan oldu.
Dahası, İtalyan Tamberi ve Alman Potye 2.34 metrelik irtifayı geçmişlerdi..
Barshim üçüncü olmak ile Altın Madalya almak arasında hesaplar yapıyordu…
Peki, bu durumda yarış sırasında komputerize olarak snapslarına yeni emirler veren Barshim ne yaptı?
2.34 metrede kalan üçüncü ve son hakkını kullanmadı!
Hem bu yüksekliği geçmek hem de müsabakayı kazanmak için son atlayış hakkını 2.36’da kullanmak istediğini hakemlere iletti…
Ve nihayet bu gergin ortamda 2.36’yı öyle bir geldi gecti ki, ne geçiş?
Barshim bu geçişinde tüm hatalı reflekslerini bir kenara bıraktı…
Olur mu ?
Olmaz demeyin bazı sporcular için olmaz olmaz…
Barshim otomatik olarak biyo videosu ile beyninde tüm atlayışlarını seyrediyor ve planlar yapıyordu…
Çıtaya kalkışta Take off’ta sol kolunu öyle yukarı kaldırıyordu ki, bu hatası sıçrama gücünün gerektirdiği, olması gereken daha yüksek parabolu ve ideal çıta üstü yayını elde etmesini engelliyordu… Ve asıl sıçrama noktasına göre daha uzaktan zıplaması da bu basık parabolü artırıyordu…
Barshim ne yaptı?
Tüm hatalarını bu son atlayışı için beyninde revize etti…
Öncelikle daha yüksek parabolu elde etmek için daha ideal bir noktadan sıçradı…Sonra uçuş parabolu yüksekliğini olumsuz etkileyen take off’da gereksiz şekilde yukarı aldığı sol kolunu en olumlu şekilde kullandı. Yani take off’taki yukarı hamle hareketinin hemen ardından sol kolunu sol yanına alıverdi. Böylece çıta üzeri yayını, köprü hareketini (arching) bozan kol hareketini daha ideal şekilde kullandı…
Sağ ve sol kollar vücudun iki yanında olunca bel ve kalça da çıta üzerinde daha yükseğe kalkmış oldu…
Sonuçta güzel bir uçuş, ideal bir çıta üzeri archingi ve çıtadan kurtuluş yaptı.
Bunların hepsini doğru şekilde yapmak, özellikle son atlayış hakkınızda imkânsızdır… Ama, Katarlı Atlet başardı…
Tamberi ve Potye 2.36’yı geçemediler…
Ve böylece “Mutaz Essa Barshim” Altın Madalyalarına bir tane daha ekledi.
Büyük Atlet olmak böyle bir şey…
Barshim, Silesia’daki 2.36’lık atlayışının derununda; bazıları nasıl hep Altın Madalya alıyor sorusunun yanıtını da vermiş oldu.
Tebrikler…
Eski bir yüksek atlayıcı olarak; yarışını çok yakından, yürekten takip ettiğim Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu “Katarlı”, bize yüksek atlamada yine bir “Braveheart Örneği” sundu…