ozellutfu@gmail.com
Gazeteciliğe Yankı Dergisi'nde başladı. Ankara Ün.SBF ve AÜ. İkt. Fak. bitirdi. Gelişim Grubu'na, Hıncal Uluç'un ekibine girdi; Burada Söz Gazetesi ile birlikte aralarında Gelişim Spor, Erkekçe, Kadınca, Nokta gibi dergilerin bulunduğu yayınlarda, Sabah Grubu'nun Aktüel, Para dahil bütün dergilerinde, Yeni Yüzyıl, Radikal/Fanatik ve 16 yıl sürecek Vatan Gazetesi'nde muhabir, büro şefi, haber müdürü, temsilci olarak görev yaptı. Bu arada Ankara Radyosu, Türkiye'nin Sesi Radyosu, TRT 1, TRT 2, TRT Spor ve TRT Türk kanallarında yorumcu ve moderatör olarak çalıştı. NTV ve NTV Spor başta olmak üzere pek çok tv kanalında spor yorumcusu olarak yer aldı. 12 yıldır Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde Spor Gazeteciliği dersi veriyor. Halihazırda TRT SPOR ve TRT Ankara Radyosu’nda spor yorumcusu olarak yer alıyor.
İtalya maçından sonra “Biz iki maçı da kazanırız, ama sağımız solumuz belli olmuyor; çok zikzak yapıyoruz” demiştim. Galler işini nasıl açıklamak lazım? Şaşırtan şu, Dünya Kupası eleme karşılaşmalarındaki performansımızı ve oyuncularımızı tek tek düşündüğümüzde gruptan en azından 2. çıkmamız sürpriz olmazdı ki!
Dişimize göre bir rakip karşısındaki oyundan vazgeçtik göstere göstere, fotokopi gibi yapılan oyunlara, taktiğe karşı hiç ama hiç önlem alamamamız, bir futbolcunun dahi reaksiyon göstermemesi üzücüydü. Ha bir oyuncumuz reaksiyon gösterdi, üç defa hakemin annesinin herkesle ilişki kurduğunu dile getirdi, iki kere de kendisinin hakeme karşı farklı ilgi beslediğini kameralar eşliğinde beyan etti. Nihayet maçın sonunda da kavga çıkararak ortalığı hem de Cumhurbaşkanları Aliyev, Erdoğan ve UEFA Başkanı Ceferin önünde karıştırdı.
İş bittiğine göre maçı fazla kurcalamaya gerek olmadan değerlendirmek gerekirse başlamadan yapılan öngörülerin önemli bir kısmının hava civa olduğunu gördük. Bale, James ve Ramsey’le birlikte Davies işimizi bitiren oyuncular oldular. Sürekli yer değiştirerek ve sürekli birbirlerini bularak pozisyona girdiler. Golü defansımızın ileri çıktığı bir anda kaptıkları topu araya/geriye bırakarak oluşturdukları taktikle attılar. Burada vahim olan aynı pozisyonu önce iki defa denediler, üçüncüde attılar, sonra üç defa daha denediler. İlkinde de Bale vardı, ikincisinde de. Bizim Çocuklar seyrettiler. Kıpırdamadılar bile.
Keşke yazıya da yansıyacak bir coşkuyla galibiyetimizi dile getirseydik. Olmadı. Olamadı. Neden böyle bir tabloyla karşılaştığımızın analizini yapmak da zor. Muhtemelen sezon yorgunluğunu atamamanın da etkisi var. Yoksa milli forma bu. Savaşa gider gibi yollandılar, “vurun, yıkın, yakın” havasına sokuldular ama bu mantık tutmadı. Yani maçta ne yaptığımızı ben değil hiç kimse anlamadı zaten!
Ama şunun da altını çizmeli ki, tamam, saha içinde yürüyoruz, kenardaki teknik direktör ne işe yarar. Kaşlarını burnunun ucunda sıfıra indirip çaresizlik mi sergiler? Ya kenardaki yardımcısı! Bayram Bektaş! Hiçbir teknik direktörlük başarısı olmayan birini hemşeri kadrosundan yanına alıyorsun, iyi, o çözümü bıraktık, sahaya bakamıyor!
Dünya Kupası kazanmak isteyen teknik direktörümüz, daha ilk elemeyi aşamayarak hayal kırıklığının mimarı oldu. Olan piyasa yapıp Avrupa’ya transfer olmayı hayal eden yiğitlere oldu. Hadi hayırlı işler!
Gazeteciliğe Yankı Dergisi’nde başladı. Ankara Ün.SBF ve AÜ. İkt. Fak. bitirdi. Gelişim Grubu’na, Hıncal Uluç’un ekibine girdi; Burada Söz Gazetesi ile birlikte aralarında Gelişim Spor, Erkekçe, Kadınca, Nokta gibi dergilerin bulunduğu yayınlarda, Sabah Grubu’nun Aktüel, Para dahil bütün dergilerinde, Yeni Yüzyıl, Radikal/Fanatik ve 16 yıl sürecek Vatan Gazetesi’nde muhabir, büro şefi, haber müdürü, temsilci olarak görev yaptı. Bu arada Ankara Radyosu, Türkiye’nin Sesi Radyosu, TRT 1, TRT 2, TRT Spor ve TRT Türk kanallarında yorumcu ve moderatör olarak çalıştı. NTV ve NTV Spor başta olmak üzere pek çok tv kanalında spor yorumcusu olarak yer aldı. 12 yıldır Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Spor Gazeteciliği dersi veriyor. Halihazırda TRT SPOR ve TRT Ankara Radyosu’nda spor yorumcusu olarak yer alıyor.