sonerbarim@hotmail.com
1973 İstanbul doğumlu. İstanbul Üniversitesi Turizm mezunu. Profesyonel İş Hayatına 1993 yılında Asos Eden Garden Hotel’de başladı. Konak Hotel, Oran Hotel, GK Regency Suites Hotellerinde yönetici – üst düzey yönetici olarak görev aldıktan sonra, 2018 yılından bu yana Sed Bosphorus Hotel İşletmeciliğini yapmakta, bunula birlikte My Activitiy Travel adında bir Seyahat Acentası bulunuyor. Ekol Drama ve İstanbul Tiyatrosu çatısı altında amatör olarak tiyatro yapıyor.
Fenerbahçe Spor Kulübü Kongre Üyesi, Beylerbeyi Rotary Kulübü Üyesi, Değer Otizm Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi.
2001 yılından bu yana kendisi gibi Turizmci Berra Barım ile evli.
Gerçeklerin Bir Gün Ortaya Çıkmak Gibi Bir Huyu Vardır!
“Gerçeklerin bir gün ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır.” (Erdal İnönü)
Rahmetli Erdal İnönü’nün Anglosakson kültüründen Türkçe’ye uyarladığı ve 3 Temmuz sürecinde Fenerbahçe efsanesi Aykut Kocaman’ın kullandığı bu söz, hakkını her zaman fazlasıyla verdi. 3 Temmuz sözde şike kumpas davasının neticesi ortada duruyor. Bu süreçte gerçeklerin ortaya çıkma süresi epey bir zaman alsa da günümüzde artık bu kadar beklemeye gerek kalmıyor. Kamuoyunun gözünün içine baka baka YALAN söyleyip İFTİRA atanların foyaları anlık olarak ortaya çıkıyor. Algı yaratmak adına yapılan bu fütursuz davranışlardan bu hafta öne çıkanları sizlerle paylaşmak istedim.
Hafta sonu oynan maçların ardından ortaya çıkan tablo ve ardından tekrar tekrar gündem yaratmak adına yapılan bazı açıklamalar.
Okan Buruk Bodurum maçında aldıkları HAKSIZ galibiyetin ardından “Çimler uzun bırakılmış, maçtan önce saha sulanmamış. Özellikle hep oyunu bozmak adına hesaplar yapılmış” dedi. Oysa maç sonu yapılan bu demecin hemen ardından çim uzunluğunun boyu ölçüldü ve standardı 2.4 cm olan çim uzunluğunun Bodrum FK stadında 1.8 ile 2 cm arasında olduğu belirtildi. Bodurum’da hava oldukça yağışlı olduğu için maç önü herhangi bir sulama yapılmasına gerek duyulmadığı da yetkililerce açıklandı.
Okan Buruk Eyüpspor maçının ardından yaptığı açıklamada “Ben hiç neden diğer takımlar pazar günü oynamıyor demedim. Niye biz pazartesi oynamıyoruz? Berke kenarda 8 kere su içti. Devamlı susadı. Yere atlamalarını kutluyorum. Oyun devamlı durdu! Hep durdu. Çok fazla yere yatma oldu. Eklenen dakikalar da yetersiz. Uzatmanın uzatması her iki yarıda da olmalıydı. Bunlara alışacağız. Bunu iyi niyetle kullanan, kötü niyetle kullanan takımlar var. Rakibimiz iyi niyetli değil. Yerde yatmayan yok. Tam pozisyona giriyoruz 2 kişi yere yatıyor, tam giriyoruz 2 kişi yere yatıyor. Pozisyona girdik, atmamız gerekirdi. Bize karşı her şeyi yapıyorlar.” dedi. Ama maç sonu yapılan istatistik raporlarına göre Galatasaray Salı – Cumartesi 2 maç, Fenerbahçe Salı – Cumartesi 2 maç, Galatasaray Çarşamba – Cumartesi 2 maç, Fenerbahçe Perşembe – Pazar 4 maç, Galatasaray Perşembe – Pazar 2 maç ve Galatasaray Perşembe – Pazartesi 1 maç, Fenerbahçe Perşembe Pazartesi 1 maç oynamış. Galatasaray – Eyüpspor mücadelesine 6 + 6 toplam 12 dakika uzatma ile +5 uzatmanın uzatması oynanmış. Yani uzatmalarında uzatması ile +17 dakika uzatma olmuş. Ve son olarak kaleci Berke’nin oyundan çalma süresi Muslera’nın Fenerbahçe maçında oyundan çalma süresinin altında çıktı.
Galatasaray Başkanı puan kaybından hemen sonra A SPOR’a konuk oldu. Şimdi satırbaşları ile bakalım neler demiş.
“Galatasaray formasına aldığımız haber portalı reklamı için TFF’ye yazı yazdık. Onlara sormak zorundayız, prosedür böyle. Yazılı olarak sorduk, onlar da ‘İzin veriyoruz, maça çıkabilirsiniz ama sorumluluk size ait’ dediler. Çıktıktan sonra birinci günden itibaren Türkiye’de yankılanması oldu. Konu ile ilgili tenkitler, eleştiriler oldu. Sonra TFF, bize ikinci yazıyı yazdı ve ‘Böyle maça çıkamazsınız’ dediler. Sayın Başkan ‘İlk mektupta tavır gösterdik’ dedi. İlk mektuptan çıkamazsınız dediklerini anladıysa, ikinci mektubu neden yazdı? Rakiplerin ve kamuoyunun baskısıyla mı fikri değişti? Bizi eleştiren rakiplerimizden etkilendi.” dedi. Şimdi gelelim DOĞRULARA. Galatasaray Kulübü yasadışı bahis şirketi ile (Şirket sadece yasa dışı bahis şirketi değil tamamen illegal bir şirket ve bu çapta bir sponsorluk yapabilecek mazisi yok.) yapmış olduğu forma sponsorluk antlaşmasını TFF’ye bildirirken yine başkanın deyişi ile HABER PORTALI ifadesi ile yapıyor. Aldıkları cevapta ise Başkanın söylediği gibi Haber Portalı ve aksi bir durumda SORUMLULUK SİZE AİTTİR diyerek izin alınıyor. Burada ne var derseniz TFF yazısında sorumluluğu size aittir cümlesini kuruyorsa geçmişi olmayan bu şirketi dönüp bir kez daha kontrol edersiniz. Ayrıca TFF Başkanı ile Dursun Özbek’in yaptıkları konuşmada Dursun Bey duruma Galatasaray Kulübüne gelen paraların parça parça 100.000 – 150.000 – 200.000 gibi farklı yerlerden gelince uyandık diyor. Aynı Dursun Özbek hatırlarsanız biz ilgili firmadan para almadık derken diğer bir yönetici “paranın yarısı kasamıza girdi” demişti.
Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in bir başka açıklaması TFF başkanına yönelik “TFF, FENERBAHÇE’NİN AĞZIYLA KONUŞUYOR!” açıklaması oldu. Açıklamanın devamında, “Rakiplerimizin şikayetiyle konu yargıya gitti. Biz de gittik, ifadelerimizi verdik. Konu ile ilgili yargı takipsizlik kararı verdi. Peki sonra ne oldu? Sayın Başkan bir programda ‘Ne hikmetse yargı takipsizlik kararı verdi’ dedi. Ne hikmetse ne demek? Bu kelimeden ne anlıyorsunuz? Sayın Başkan’a bu sözlerle yargı ve kulübü töhmet altında bırakmak yakışıyor mu? Bu aynı rakibimizin ağzı! Biz bunu kabul etmiyoruz! Rakibimizin ağzıyla konuşmaları, bizde soru işareti oluşturuyor.” dedi. Olayın aslı tam olarak şu şekilde: TFF Başkanı HT Sporda Mehmet Ayan’ın programında Galatasaray’ın bu usulsüz antlaşması kamuoyunda patlak verdikten sonra aynı firma 2 kulüp ile daha sponsorluk antlaşması yapıyor ve antlaşma yapılırken kulüplere ilgili firmadan size ne ceza gelirse gelsin biz karşılarız taahhüdü veriliyor. Kulüpler led reklamları statlarında yayınlayınca TFF bir para cezası kesiyor Spor Bakanlığı da dava açıyor. TFF Başkanının açıklaması kelimesi kelimesine şöyle “Ne hikmetse davaya bakan Hakim Bey takipsizlik kararı verdi’’ diyor. Bunu söylemesinin sebebi ise yasadışı bahisle mücadelede tek başına TFF yetmez yargı da yanımızda olmalı düşüncesi.
Yukarıda anlattığım gibi örnekleri misli ile çoğaltmak mümkün Peki Galatasaray Başkanı, yöneticileri ve bir kısım trol hesaplar neden böyle aslı astarı olmayan yollara başvuruyor? Aslında bu sorunun cevabı çok basit. Artık geçmiş iki sezondaki gibi TFF ve kurulları üzerindeki etkileri, kamuoyunda oluşturmaya çalıştıkları asılsız algılar giderek hükmünü kaybeder oldu. Kısacası takke düştü kel göründü. O yüzden de Başkan Özbek tehdit diline sarılmaktan dahi çekinmiyor. “Galatasaray’ın puanına göz dikenlerin gözünü çıkartırım. El sürenlerin elini kırarım. Bunu herkes böyle bilsin.” Bu tehdidin muhatabı TFF ve kurulları ise gereğini yapacaklardır diye umuyorum. Yok Fenerbahçe Spor Kulübünü kastediyorsa en son 3 Temmuz kumpasında yedi düvele kafa tutmuş bir camia bu tehditten ne korkar ne de bir adım geri atar. Hodri Meydan!
3 Aralık Dünya Engelliler Günü için yapılan organizasyonda Acun Ilıcalı’yı görünce yerinden kalkarak Ilıcalı’nın elini sıkan Dursun Özbek, “Acun benim muhatabım değil, olması da mümkün değil” demiş. Şaşırmadım doğrusu. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanına “Yalı Çocuğu” ifadesini kullanan bir tiniyetten fazlasını beklemek iyimserlik olurdu.
Özbek, Acun Ilıcalıya açılan soruşturma ve RTÜK’ten gelen ceza konusunu da bile isteye insanlarının gözünün içine baka baka çarpıtıyor. Acun Ilıcalı’ya RTÜK’ten kesilen ceza konusunda geçen hafta yazmıştım o yüzden detaya girmeyeceğim. Ama Acun Ilıcalı suç işlediyse TRT de aynı suçu defalarca işledi. Oraya neden ceza gelmedi dersiniz? Yorumu sizlere bırakıyorum.
Kıymetli okurlar söylemin çok önemli iki özelliği vardır.
1973 İstanbul doğumlu. İstanbul Üniversitesi Turizm mezunu. Profesyonel İş Hayatına 1993 yılında Asos Eden Garden Hotel’de başladı. Konak Hotel, Oran Hotel, GK Regency Suites Hotellerinde yönetici – üst düzey yönetici olarak görev aldıktan sonra, 2018 yılından bu yana Sed Bosphorus Hotel İşletmeciliğini yapmakta, bunula birlikte My Activitiy Travel adında bir Seyahat Acentası bulunuyor. Ekol Drama ve İstanbul Tiyatrosu çatısı altında amatör olarak tiyatro yapıyor.
Fenerbahçe Spor Kulübü Kongre Üyesi, Beylerbeyi Rotary Kulübü Üyesi, Değer Otizm Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi.
2001 yılından bu yana kendisi gibi Turizmci Berra Barım ile evli.