Betpasgiris.vip restbetgiris.co betpastakip.com restbet.com betpas.com restbettakip.com güvenilir casino siteleri casino siteleri canlı casino siteleri deneme bonusu veren siteler

sporgüncel spor haberlerifenerbahçegalatasaraybeşiktaştrabzonspor
DOLAR
42,0514
EURO
48,5023
ALTIN
5.409,86
BIST
10.971,52
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
19°C
İstanbul
19°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
21°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
19°C
Salı Çok Bulutlu
19°C

Ömer GÜRSOY

Doğum Yeri ve Tarihi: Ankara, 23 Aralık 1964 Ankara Üniversitesi Basın Yayın YO mezunu. Başta Gençlik ve Spor Bakanlığı olmak üzere Bakanlık ve Başbakanlık Müşavirlikleri, Bakan Danışmanlığı, Başbakan Özel Kalem Müdürlüğü görevlerinde bulundu. Başak Sigorta, Ankaragücü Spor Kulübü, Basketbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği, 12 Dev Adam’ın tarihi başarısında yaptığı çalışmalarla dönemin en başarılı Basketbol yöneticisi ödülünü aldı. TBF SUG Komitesi Başkanı/ Başdanışmanlık, Akşam ve Habertürk Spor Yazarlığı görevlerinde bulundu. 2006- 2024 yılları arasında Türkiye Futbol Federasyonu Engelliler Koordinasyon Kurulu Başkanı olarak görev yaptı, engelliler futbolunun dünya markası olması konusunda öncü bir rol oynadı. Engelliler Futbolunun yatay gelişimi konusunda ve özellikle de dünya çapında başarılarda imzası oldu. Beşiktaş Jimnastik Kulübü Divan Kurulu Üyesi

Omerta’dan Pandora’ya: Türk Futbolunda Sessizliğin Sonu mu?

28.10.2025
0
A+
A-

2012 yılında kaleme aldığım “Omerta Pandora” başlıklı yazımda, Türk futbolunun o dönemki çürümeye yüz tutmuş yapısını tarif ederken, iki güçlü sembolü yan yana koymuştum.
Omerta, yani suskunluk yemini…
Pandora, yani kapağı açıldığında kötülükleri dışarı saçan kutu…
O yazıda, futbolun içinde yıllardır görmezden gelinen karanlık alanlara dikkat çekmiştim: Şike söylentileri, menajer–yönetici ilişkilerindeki şaibeler, vergisiz kazançlar, transfer oyunları ve sessizlikle örtülen etik yitimleri…
Aslında o gün söylediğimiz şey şuydu:
“Bu sistem konuşmazsa, bir gün kendi suskunluğunun altında kalacak.”

Aradan on üç yıl geçti.
Bugün, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun açıklamasıyla yeniden o kavramlara dönüyoruz.
TFF Başkanı, profesyonel liglerde görev yapan 571 hakemden 152’sinin bahis oynadığını açıkladı.
Bu cümle, sadece bir istatistik değil; Pandora’nın kutusundan yeni bir kötülüğün sızdığını haber veriyor.
Futbolun adalet duygusunu temsil etmesi gereken bir grubun, adaletin karşısındaki en tehlikeli bağımlılıkla ilişkilendirilmesi, sistemin derinlerine sinmiş bir “ahlaki erozyon”u ifşa ediyor.

Bir hakem yalnızca düdük çalmaz, güven çalar.
Hakem, oyunun merkezinde yer alan adalet sembolüdür.
Bir maçta düdük sesi sadece faulü değil, adaletin varlığını da tesciller.
Eğer o sesin ardında şüphe varsa, futbol artık bir “oyun” olmaktan çıkar, bir “manipülasyon alanı”na dönüşür.
Hacıosmanoğlu’nun açıklaması bu bakımdan sadece bir disiplin vakası değil; futbolun moral altyapısına yönelmiş bir aynadır.

Pandora’nın Kutusu Yeniden Açılıyor
Bugün konuşulan “hakem-bahis” ilişkisi, aslında buzdağının görünen kısmı.
Çünkü sistematik sessizlik, genellikle sadece sonuçları görünür kılar.
Sebep ise derindedir: güç, çıkar, korku ve bağımlılık üçgeninde sıkışan bir ekosistem.
Futbolun içindeki menajer–kulüp–hakem–medya zinciri, zamanla öylesine iç içe geçmiştir ki, kim kimi kontrol eder sorusu bile anlamını yitirir.
İşte “omerta” dediğimiz o görünmez bağ tam da burada devreye girer.
Herkes bilir ama kimse konuşmaz.
Çünkü susmak, bir süreliğine konfor sağlar; konuşmak ise bedel ister.

Ama artık görünen o ki, Pandora’nın kutusu yeniden açıldı.
Ve bu kez içinden çıkan sadece kötülük değil; belki de gecikmiş bir yüzleşme fırsatı.

Sessizliğin Bedeli, Güvenin Yitimi
Türk futbolu yıllardır sonuçlara, skor tabelalarına, hakem hatalarına kilitlenmiş durumda.
Oysa mesele sadece kötü yönetilen bir maç değil, kötü yönetilen bir sistem.
Bir futbol kültürü düşünün:
Oyuncu sahada, taraftar tribünde, yönetici locada, hakem düdükte ama herkesin gözünün önünde görünmez bir el dolaşıyor.
İşte o görünmez el, sessizliğin bedelidir.
Bir ülkenin futbolu, aslında o ülkenin ahlak pusulasının da aynasıdır.
Ve o pusula şaşmışsa, maç sadece sahada değil, toplumun vicdanında da kaybedilir.

Omerta Biterse Pandora’dan Umut Çıkar
Mitolojide Pandora’nın kutusunun dibinde “elpis”, yani umut kalır.
Bugün eğer bu açıklama gerçekten bir milat olacaksa, kutudan bu kez umut çıkabilir.
Çünkü Türk futbolu artık yeni bir samimiyet testinden geçiyor:
Bahis oynayan hakem değil, bu gerçeği saklayan düzen sorgulanmalı.
Sorun kişisel değil, yapısal.
Ve yapısal sorunların tek ilacı cesarettir.

Sonuç: Gerçek Reformun Kapısı
Futbol, bir ülkenin sadece oyunu değil, aynasıdır.
Yıllar önce “Omerta Pandora”yı yazarken, belki de bugünün bu yüzleşmesine işaret etmiştim:
Suskunlukla örtülen her şey, gün gelir kendi ağırlığı altında çatlar.
Bugün o çatlak büyüyor.
Eğer bu kez o çatlağın içinden cesaret, şeffaflık ve adalet çıkarsa; Pandora’nın kutusu lanet değil, yeniden doğuşun simgesi olur.
Ve belki o zaman, Türk futbolu ilk kez gerçekten temiz bir sayfa açabilir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.