bahrivreskala@gmail.comİstanbul-İzmir Gençlik ve Spor e. İl Müdürü, TMOK Konsey Üyesi, İzmir KulüplerBirliği Kurucu ve Danışma Kurulu Üyesi, Türkiye Futbol Adamları Derneği İzmirŞube Başkanı, Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi, Ege Tenis Eğitim VakfıKurucu Üye ve Başkanı, Atletizm, Futbol, Masa Tenisi, e. Hakemi, Atletizm, SualtıYüzme Federasyonları e. Üyesi.
Almanya’da devam eden UEFA 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda çok iyi mücadele eden ve başarılı sonuçlar alan A Milli Futbol Takımımız, 06.Temmuz.2024 günü Hollanda mağlubiyeti ile şampiyonaya veda etti. Buna rağmen takımımızı tebrik ediyor başarılarının devamını diliyorum. Ancak A Milli Futbol Takımımızın, 02.Temmuz.2024 tarihinde Almanya’nın Leipzig şehrinde oynanan şampiyonanın son 16 turunda Avusturya’yı 2-1 yendiği karşılaşmada Merih Demiral’ın galibiyet sevinci sırasında yaptığı Bozkurt işareti nedeniyle, UEFA, Merih Demiral hakkında “uygunsuz davranış” iddiasıyla soruşturma başlattı. UEFA Disiplin Yönetmeliği’nin 31(4) maddesine göre soruşturma başlatmasını ve Melih Demiral’a 2 karşılaşmadan men cezası vermesini , 65 yıllık bir spor yöneticisi olarak doğru bulmuyorum. Bu karar sporla bağdaşmayan, siyasi bir karardır. Zira “Bozkurt” işareti popüler bir figürdür ve bin yıldan beri kullanılmaktadır. Siyasi bir amacı, çağrışımı yoktur. Alman makamlarının Melih Demiral’ın bu davranışına tepki göstermesi anlamsızdır. Konu ile ilgili Türkiye Futbol Federasyonu UEFA’ya savunmasını verdi. Türk Dışişleri Bakanlığı da bir açıklama yaptı ve Ankara’daki Alman Büyükelçisi Bakanlığa çağırıldı, detaylı bilgiler verildi. Türkiye Futbol Federasyonunun UEFA ya verdiği 27 sayfalık savunmasında, daha önce yaşanan benzer örneklere yer verildi. Bozkurt işaretinin Anadolu, Orta Asya ve dünyada Türk kökenli halkların “bin yıllık simgesi” olduğu belgelerle sunuldu. Daha önce diğer futbol müsabakalarında yapılan ve ceza almayan benzer olaylar hatırlatıldı, ama sonuç değişmedi. Bu açıklamalara rağmen, maalesef Merih Demiral’a iki karşılaşma cezası verilmesi takımımızı olumsuz etkiledi. Israrla Bozkurt işaretinin “herhangi bir partinin değil, Türk milletinin sembolü” olduğu dile getirildi. Ama ne yazık ki, bu işaretin anlamını anlamayan veya anlamak istemeyenler, bunu görmezlikten geldiler. Hatırlanacağı üzere UEFA, İngiliz futbolcu Bellingham’ın İngiltere-Slovakya futbol karşılaşmasında rakip taraftara cinsel organıyla hareket yapmasına bile “ertelenmiş 1 karşılaşma cezası vermişti”. Bu durum bizlere karşı kasıtlı ve siyasi davranıldığının, çifte standardın açık göstergesidir. Ayrıca “UEFA’nın karşılaşmada görevli delegesinin raporunda cezai yaptırım ile ilgili bir ifade olmamasına rağmen, bazı batılı siyasetçilerin açıklamalarının ardından UEFA’nın konu ile ilgili müfettiş atayarak soruşturma başlatmış olması da sürecin ve kararın bağımsızlığına gölge düşürmüştür. Oyuncumuzun gol sevinci sırasında yaptığı işaret hiç bir şekilde siyasi bir işaret değildir, Türklerin yüzyıllardır kullandığı Türklüğü sembolize eden bir işarettir. Başlatılan soruşturma sürecinin adaletsizliği, UEFA müfettişinin yanlı medya kuruluşlarına sızdırılan raporu ve titizlikle hazırlanan 27 sayfalık detaylı bilgi dolu savunmamızın ciddiye alınıp değerlendirilmediği, savunma süresi biter bitmez açıklanan kararın yanlı ve kasıtlı olduğundan da anlaşılmaktadır.
Ancak burada durulması gereken önemli bir konu da, UEFA İcra Kurulunda uzun yıllar görev yapan temsilcimizin durumudur. UEFA’nın, 05.Nisan.2015 tarihinde yapılan 41. Genel Kurulunda UEFA Yönetimine giren, 2017 yılındaki Genel Kurulda tekrar seçilen ve halen görevde olan, Türkiye Futbol Federasyonun FİFA ve UEFA ile ilişkilerini yürüten Servet Yardımcı da hatalıdır. Şöyle ki; Avrupalı yetkililerin geçmiş tarihten beri ülkemize karşı olumsuz bakış açıları bellidir. Avrupa’daki kişilerin, siyasilerin kendilerinden olmayanlara devamlı çifte standart uyguladıkları herkes tarafından bilinmektedir. Bu nedenle Servet Yardımcı’nın yıllar içinde, bu ve benzer konuları oradaki arkadaşlarına sohbetler veya toplantılar sırasında devamlı iletmesi gerekiyordu. Ama verdiği beyanatta tam olarak iletemediği anlaşılmıştır. Aynı şekilde benzer açıklamaların zaman zaman UEFA ile Türkiye Futbol Federasyonu arasında yapılan toplantılarda da dile getirilmesi gerekiyordu. Türkiye Futbol Federasyonu verilen ceza üzerine itiraz için CAS’a gitmeyi planladı ama karşımıza hepimizi çok şaşırtan bir karar çıktı. “3 maçın altındaki cezalarda CAS’A itiraz ve başvuru yolunun kapalı olmasından dolayı da verilen 2 maçlık ceza ile itiraz hakkımızın da olmadığı anlaşıldı. Böyle bir kararın varlığının bilinmesine rağmen önceden tedbir almamak da yönetim açısından büyük bir eksikliktir.
Bozkurt sembolünü siyasi bulan UEFA ne gariptir ki, kültüründeki ve dünyadaki Bozkurt’u tanımıyor ve Merih Demiral için soruşturma başlatıyor. Burada çok açık bir çelişki var. Bozkurt işareti ırkçılık mı? Kurt’un anlamı ne? Bu öfke, bu çifte standart neden? Bunları incelediğimizde UEFA’nın kendi kültüründe de olan kurt ve benzeri “simgleri” görmezlikten geldiğini, “Bozkurt’un” siyasi bir kültür olmadığını görmekteyiz. Almanların ulusal simgesi kartal, Fransa’nın ulusal simgesi horozdur. Avrupa’nın merkezinde bulunan UEFA bunları neden görmüyor? Bunları tek tek incelediğimizde;
** Bozkurt bir aile, klan, soy veya kabile gibi bir grup insanın amblemi olarak hizmet eden bir ruh varlığı, kutsal nesne veya semboldür. Türk mitolojisinde de kutsal bir semboldür. Bozkurt gökyüzünü Gökgeyik ise yeryüzünü temsil eder. Kurt savaşçı, kurt özgür, kurt hızlı… Kurt yol göstericidir. Türklere has bir savaş taktiği olan “Hilal-Turan” taktiği bile kurtların yaşantısından örnekle ilk defa Türkler tarafından kullanıldı. Kurt gibi acıkmak, kurt gibi güçlü olmak, kurtlar sofrasına oturmak ne çok deyiş ve atasözümüz var… “Şahin kocasa da vermez avını. Ta ezelden kurt eniği kurt olur” sözü boşuna söylememiştir. Onca savaş ve anlaşmazlığa rağmen Göktürkler yıkıldıktan sonra bile Çin İmparatorları Türk kavimlerine kağanlık törenlerinde kurt başlı bir bayrak ve davul hediye etti.
** Kendi ve dünya tarihini, kültürünü bilmeyen Batı’da, Avrupa’da “kurtun” anlamına baktığımızda;
** Gubbio kurdunu evcilleştiren Assisili Aziz Francis’in amblemi kurt idi. 1181-1226 Assisi Kutsal Roma İmparatorluğu Papalık Devleti, bir İtalyan Katolik azizi mistik kurucusu.** Upuat, Mısır Mitolojisinde kurt demek! Osiris’in ilk savaşçısıydı. Anlamı: “Lider”, “Yol gösterici Tanrı” demek!
** Yunan Roma mitolojisinde kurt Mars- Ares’e adandı. Yiğitliği sembolize etti, savaşçılığı, cesareti…
** Ookami… Japonca kurt demek! Anlamı: “Büyük Tanrı”
**Romulus ve Remus Mars’ın çocukları
** Likeysky, Apollo’nun künyelerinden biri kurt.
**Azteklerde kurt dans tanrısı olarak kabul ediliyor.
**Kurt, Hort, Vovk, Serıy ve Zver isimleriyle bilinen Slav Mitolojisinde totemlerin atası “kurt” demektir.
**Kelt Mitolojisinde “kurt”, babası güneşi yutup gündüzü geceye çevirendir.
**İskandinav mitolojisinde kurt, Odin’in iki arkadaşı ve Loki’nin kurt şeklinde doğan Fennis’i simgeler.
** Tlingit kabile efsanelerine göre klanın atalarından biri bu kurt’tur. Devamında kurt ile ilgili heykellere baktığımızda; her ülkede sayısız kurt heykeli var.
**Kırmızı Başlıklı Kız heykeli en meşhur olanlardan. Bu heykel sadece Berlin, Frankfurt, Buenos Aires’te değil Barcelona şehrinde San Joan Caddesinde bile var. (Dikkat !!! Berlin ve Frankfurt Almanya’dadır. EURO 2024 Berlin’de yapılıyor) Barcelonadaki kurt heykeli Katalan heykeltıraş Josep Tenas’ın 1921 yılında Gabriel Bechini ile yaptığı birkaç eserden biridir.
** İtalya’nın San Giovanni di Timavo köyündeki “Toskana Tugayı” olarak da bilinen 76. ve 77. Piyade Alaylarına adanmış olan Toskana Kurtları Anıtı , milyonlarca ziyaretçi görmek için sıraya giriyor. Apennine kurdu olarak da bilinen İtalyan kurdu, İtalya Yarımadası’na özgü bir gri kurt türüdür. Kuzey ve doğuya doğru genişlemesine rağmen, Apennine Dağları ve Batı Alplerinde yaşarlar.
** Çinli Liu Ruowang’ın yaptığı birçok kurt heykellerinden oluşan ve belirli bir mekan için yaratılan 2020 senesinde Floransa’daki Pitti meydanında ve Santissima Annunziata meydanında sergilendi.
Ayrıca Batının edebiyatında, sinemasında, hatta tiyatrosunun simgesi “Kurt” ile ilgili yüzlerce film, hikaye, roman yazıldı, uygulandı. Bunlarda hiç sorun olmadı, sadece Merih Demiral’ın “Bozkurt ” işareti sorun oldu. Avrupa’nın her yerinde hatta Berlin’de bile “Kurt” heykelleri serbest, “işareti” yasak. Olmaz böyle bir anlayış. Bu durum çifte standarttır, iki yüzlülüktür, saygısızlıktır, Fair- Play’e aykırıdır ve siyasetin ta kendisidir, yazıklar olsun.